5 Ekim 2024 Cumartesi

YOGA HUZUR VAADİYLE GELMEZ HAYATINA

 
 
 
İnsanlar dış görünüşleriyle o kadar meşguller ki, mutsuzluğun asıl sebebinin görünmez yerlerinde olduğunu sezemiyorlar. Sezemiyoruz... Daha parlak ve gür saçlar, daha ince bir bel veya karın kasları mutluluk getiriyor olsaydı ve ikinci yanılgı olarak mutluluk kalıcı ve elde tutulup lazım oldukça tüketilebilen bir şey olabilseydi, zaten şu an başka bir konuda yazıyor olurdum!
 
Madde dünyası gerekliliktir, eksikliği ve fazlalığı sıkıntıya sokar. Ancak eksik ve fazla da baktığınız yere göre değişkendir. Bir insan maddenin kaygısına düşmüş ise asıl sorun içerideki eksikliktir. Hangi temel ihtiyacı karşılanmıyordur ki, bunun maddi bir destekle giderilebileceği yanılgısına düşmüştür?
 
Doğru sorular sorulmadığı sürece samimi cevap gelmeyecektir.
 
İnsanlık madde ve mana dünyası olarak önce ikiye ve sonra binlerce parçaya bölünürken, tam şu anda bir ve bütün olmak belki de çağlar boyunca olmadığı kadar önem kazandı. ve belki de hiç olmadığı kadar zor... Çünkü dışarıdaki gürültü iç sesimizi duymayı engelliyor...
 
Bedenin dengesi sağlandığında, bunun iç huzura yardımcı olacağını inkar ediyor değilim, söylemeye çalıştığım tüm beklentiyi kabuğa yönelterek varılacak bir sahil olmadığıdır.
 
 
 
Yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz pozu gerçekleştirdiğinizde daha mutlu olmayacaksınız. Sadece bunu yapabilmiş olmak, iç aleminizde de bazı adımları atabilmeniz için sizi cesaretlendirecek. Tabii ego ile dengeli bir anlaşmaya varabilirseniz...
 
Yoganın her derde deva bir iksir gibi pazarlanmasından ve özellikle güzellikle ilgili bir akit gibi pompalamasından sıkıldım. Düzenli asana uygulamalarının bedeni dinçleştirdiği, beden saatini yavaşlattığı ve cilde, saçlara parlaklık kazandırdığı doğrudur. Ancak bütün umutları buna bağlamak alfabeyi öğrenirken şiir yazma hayaline kapılmaya benzer.
 
Emek harcamaktan kaçmamak, eğilmekten korkmamak ve olanı olduğu gibi kabul etmek zor... Zaten yoganın huzurlu bir yolculuk olduğunu kim söyledi ki?
 
 
 
 
 

Hiç yorum yok: