11 Şubat 2017 Cumartesi

KADIN HİKAYELERİ VOL. XXI: MESELA BİRİ SANA BAŞROL TEKLİF EDERSE?



Telefon konuşması:

- Şaka yapıyorsun herhalde
- Yok çok ciddiyim. Geri çekilip bakınca hikayenin tamamını gördüm. Şimdi bir sorun kalmadı.
- Allah aşkına anlatsana ne gördün bacım?
- Adam geçmişin bir özeti muhterem. Ne olup bitmişse her biri onun üzerinde toplanmış sanki.
- Nasıl oluyor o iş?
- Şöyle oluyor, kıyafetinin bir kısmı babama, saç şekli, göz rengi ve kişisel merakları hatta politik duruşu Harun'a benziyor.
- Hadi ya, Harun türünün tek örneği değil miydi? ( burada bir kahkaha )
- Ya tabii, Harun eşsiz bir mahluktur ve fakat benziyorlar işte.
- Eee başka?
- Doğumgünü eski kocamla aynı gün. Buna ne dersin?
- Yok canım!
- Ciddiyim. Hatta daha da fenası yani bana göre en kötüsü bir ilişkisi var ve bunu açıkladığı an hemen şikayette bulunmaya kalktı. Sanırım beni buz gibi soğutan bu oldu.
- Şaka mı bu? Adam flört etmiyor muydu?
- Bana öyle geldi belki?
- Saçmalama ya, gece yarısı şarkılar yollayan adamdan bahsetmiyor muyuz?
- Evet. Belki saati şaşırmıştır ( bir kahkaha daha )
- Saçmalama yahu, ben sana bu olsa olsa sinsi  zamparanın teki dememiş miydim?
- Bak ben hala öyle düşünmüyorum. Sadece burada görmem gerekeni zamanında fark edebildiğim için şükrediyorum. Karşımda basiretsiz ve karar mekanizması bozulmuş bir insan var muhtemelen. Hem kaldı ki sen haklısın, pis insanın biri, yine de ben onun seçimlerini sorgulama hakkına sahip değilim.
- Ya ne demek bu?
- Şu demek, asıl önemli olan benim nasıl davranacağım.
- Nasıl davranacaksın?
- İnsan gibi.  Kendimi koruyarak ve karşımdakini yaralamayarak.
- Yuh!
- Haklısın:)

Konuşma devam eder. Aslında kahkahaların yerine gözyaşları da konulabilir ama değmez. İnsanlık tarihi boyunca oynanmış oyunlarda roller değişir, oyunun ana metni değişmez... 
 
Hep mutsuz bir çift vardır. Ya da ilişkideki bir kişi memnuniyetsizdir. Ve bu mutsuz çift ne hikmetse mutlu olmayı da ayrılmayı da beceremez. Bir ton mazeretleri vardır. Hikayenin diğer tarafındakiler  ilişkideki insanlara tesadüfen rastlayanlardır. 
Kurtarılmış hayatlarında, pür-ü pak yaşadıklarından başlarına geleni anlamaları biraz zaman alır... Bu sözde mutsuz çiftler, ilişkilerine bypass yapmak üzere dönem dönem birilerini hayatlarına alırlar. Bu hayata kabuller, mahalle manavıyla şakalaşmakla sınırlı kalabildiği gibi, aralık kapı bulunca yatağa zıplamaya kadar  varabilir. Neyse ki aradan geçen onca yıldan sonra, kendi adıma hikayenin her tarafında başrol oynamış birinin rahatlığıyla gülümseyebiliyor ve şöyle bir özet çıkartıyorum:
 
Geçmişin çoktan ardımızda kaldığını bize bir bedende gösteren her ne ise adına ister tanrı,ister koruyucu melekler diyelim her birine ya da hepsine  birden minnettarım. 
Denenmemişin izini sürmeye , kurda kuşa yem olmadan yürümeye devam! 

Hiç yorum yok: