21 Kasım 2011 Pazartesi

EYVALLAH :)


Sabah sabah canım bu şarkıyı dinlemek istedi. Nedenini Allah bilir.. Can bu:)
Noel yaklaşıyor. Yakında Süper Prenses'in yanında olacağım. O ana kadar da birbirinden yoğun günler beni bekliyor... Seminerler mesela. Özellikle bu hafta sonu waldorf hakkında öğreneceklerimi heyecanla bekliyorum. Sonra kurabiyeler.. Onları süslemenin heyecanı. Küçücük, tükürüklü öpücüklerle yaşayacağım kısa ama çok tatmin edici mutluluk dakikaları...
Yavaş yavaş toparlanan bir bavul... İçinde bademler, simitler, yufkalar, kahveler..
Yeni yıldan istediklerimi - ve tabii kendimden - yavaş yavaş ajandama yazmaya başladım. Bu yılı, kalan ömrümün son yılı gibi yaşamaya karar verdim. Sanki bana verilen son 365 günmüş gibi. Daha doğrusu ölümsüzmüşüm gibi yaşamak istiyorum. Ölüm yok, ben varım. Ben varsam umutlarım ve hayallerim var. Üstelik hala buradaysam bütün bunları gerçekleştirecek gücüm de var!
Bu yıl aşk, iş, seyahat, çocuk, kitap, kalem, tekne... hepsi benim olacak:) İnanmadınız mı? Seyredip görmesi bedeva!
O kadar canım yandı ki 2011 de , acıdan aklım başıma geldi! Ölüm, hastalık, parasızlık, inaçsızlık... Hepsi yaladı geçti ruhumu. Yatağımdaki mesnevi, kalbimdeki hayat kırıntıları, sağır bahçede geçirdiğim anlar, Muhterem ile yaptığım yürüyüşler, Burcu'nun terapileri ve bunların arasına ekleyebileceğim birkaç güçlü sebebim olmasaydı vay halime!
Senden şikayetçi değilim 2011, benden Victor'u alıp, Süper Prenses'le gözümü korkutmuş olsan da şikayetçi değilim. Öyle güzel anlattın ki bana her şer ve her hayırda onun eli olduğunu... Sustum oturdum işte. Her uyandığım sabaha mucize diye bakıyorum artık. Bana verilen bir yirmidört saat daha!
Şükretmek, kabullenmek, "eyvallah" demek meğer şimdilerde kısmetmiş... Olsun, buna da eyvallah:) BU ARADA HALA HAYKO İLE EVLENMEK İSTİYORUM! Tam bana göre bir adam:))

2 yorum:

Enis Diker dedi ki...

E hoşgeldiniz o zaman:) Matbahta öğretilen ilk şer eyvallah imiş:))

Fortunata dedi ki...

:) Eyvallah!