22 Nisan 2011 Cuma

UMURUNDA MI DÜNYA?


Lafa gelince herkes çok hassas. Bir incelik ki, kırılmayan yok! Ben mi? Ben öküzün önde gideniyim. Sadece elim kolum değil, duvarlarımda günden güne kalınlaşıyor. Alınganlıklarımın ve iki lafı bir araya getirip söyleyemediklerimin kozasında hırçın hırçın oturuyorum. Hırçınlığım bile kabuk değiştirdi; sessizce hırçınlık ediyorum. Kendimden nefes çalarak, uyku çalarak..
Victor gitti gideli her gün, "öleceğim gün bugün mü acaba?" diye uyanıyorum. Telaşlanmıyorum. Kızmıyor ve tüh bitti diye hayıflanmıyorum. Sadece ben bunca şeyi yoluna (neyse o yol) koyamadan gideceğim ya, o gitme anında nasıl bir saçmalığın içinde takla atarken avlanacağım onu merak ediyorum.
Herkes kendi gemisinin kaptanıyken ve bunu gayet de güzel başarırken içerlediğim şey şu: ben neden bu kadar kendi merkezime dönemiyorum? Ben neden onlarca soru ile boğuşmaktan ve içimdeki konuşmalardan kurtulamıyorum? İntihar cesurların işi. Ben korkağım. Bu yüzden çaktırmadan, ucundan kıyısından yiyorum ömrümün. Bana afiyet şeker olsun di mi?

4 yorum:

guguk kuşu dedi ki...

belli ki sen bu yazıyı yürek acısı, kırgınlıklar ve kızgınlıklarla yazmışsın ama ben nasıl da gülümseyerek ve zevk alarak okudum. ne kadar zeki cümlelerdi, ne kadar zeki espriler. kim bilir belki de tek suçun bu kadar akıllı olman? öyle cümleler ki hani bilgisayar oyunlarında yapman gerekeni yapınca çıkan bir ses vardır ya trinkkkk, hani taş yerine cuk oturur ya...öyle keyifle okudum işte. vay bee dedim kendi ile böylesine kafa geçebilmek, helal dedim..akıl elbette yabana atılmayacak kadar gerekli bir şey...ama fazla kullanımın komplikasyonları olmasın bunlar?

Fortunata dedi ki...

Canım Guguk kuşu, ne akıl ne de akıllı adam beni bir yere götürmedi. Malum malzemenin miktarı nedir bilmiyorum ve fakat kullanım hatası yaptığım kesin:))) Bakma sen, gülüyorum ağlanacak halime yoksa başa çıkmam zor:)) Öperim yanaklarından!

Brajeshwari dedi ki...

"O kadar mutluyum ki, öfkemi kustum ona-onlara, deniz kenarinda yürüdüm ohh be dedim" yaz... Sonra "bugun ölsem hiç gam yemem, yoluna koyamadiklarimi da koyamamis olurum, yasadigim kadar yeter be" yaz..." pisman değilim, yine yaparım" yaz... "Evet kırılganım, kırılabildiğim için gerçeğim ve bu da benim Gücüm işte..."yaz...Böyle duyuyorum ben bu yazdiklarini...

Ben güzel bir öküzüm yaz sonra..:)

Dalga geç hayatla, bu kadar ciddiye alma, bol bol gülümse ve hafifle... Bence sen cesursun, yaşadığın için... Nefes almak ve nefes aldiğinin farkında olmak yürek ister..Ben biliyorum sen yüreklisin...

guguk kuşu dedi ki...

biliyor musun? ben de "kullanım hatası" kelimesini ullanmıştım başlangıçta yorumumda ama seni kırmaktan korkup silivermiştim. Akılla bilinecek şeyler vardır ya da akılla verilecek cevaplar. Ama ondan sonra o aklı çekmecesine itinayla koymak en büyük akıllılıktır fortunatacım....çünkü onu oraya koymazsan herşeye burnunu sokar....ve bir süre sonra sürekli dırıldar içinde: bıdı bıdı bıdı...bak seni nasıl da kırmıştı, sen de şu hatayı yapmıştın, o suçlu, bu vefasız........haksız değildir elbet ama susmayı da bilmelidir. haklı olmak acı çekmemizi gerektirmez.....onu çekmecesine koymayı unutma...