Uzun yıllar sürebilecek bir dostluğu bozuk para gibi harcayan bir "şuursuza" a itaf edilmiştir... Şuursuz Manda'nın adı her efsanenin doğuşu gibi bilinmezliklerle doludur, ancak Comoda Ejderi'nin isim babası ta kendisidir bu mahlukatın. Son derece iyi arkadaş* olan Comodo Ejderi ve Şuursuz Manda, bir Cumartesi günü Sapanca sırtlarında, Mahmudiye Köyü olarak bilinen bölgede, ormanın içinde saklanmış bir eve giderler.
Ev, Şuurlu bir aileye ait olmakla beraber, hor kullanımda listelerde bir numaraya yükselmiştir. Ama bütün bu terk edilmiş görüntüler Comodo Ejderi'ni yıldırmaz. Çünkü Comodo Ejderi bahçeye bayılır. Biçilmemiş otlar, otların arasına saklanmış minicik çiçekler, uzun gövdeli ağaçlar ve onlara dolanmış sarmaşıklarla bahçe büyüleyicidir. Üst kattaki odalardan evin damına çıkılıp göl seyredilebiliyor olmasına da ayrıca etkiler onu. Zaten aklı başındayken bile gayet tehlikeli olan bu canlının pek çoşmuş hali tüyler ürperticidir. Fakat Şuursuz Manda bundan hiiiç korkmaz. Neden? Şuursuzdur da ondan!!!
Önce evin her tarafını, sonra ormanın her kuytusunu dolaşırlar. Bahçedeki yenilebilir tüm bitkileri, özellikle kirazları gözünün yaşına bakmadan yerler. Comodo Ejderi bu güzel bahçede mutlaka balık pişirmek lazım diye düşünür.. Ama göl çoook uzaktadır. Başbaşa ormanın içinde kalan bu iki tanımsız canlı, havanın kararmaya başlamasıyla beraber cipsleri ve biraları bırakıp, öncelikle doğaya kulak verip gerçek bir yemek yemeye niyetlenirler. İçinde ne olduğu bilinemeyen yarım kilo eti mangalda pişirmeye başlayan Şuursuz Manda, Comodo Ejderi'nin gözü doymaz halinden endişelidir. Yedikçe yiyen Comodo Ejderi etten ve şaraptan telef olduktan sonra, Şuursuz Manda da kalanlarla beslenir. O çok iyi kalplidir. Comodo Ejderi ise gerçek bir etçildir, aslında onu da yemek ister ama oyun arkadaşına kıyamaz!**
Hava serinleyince Şuursuz Manda üşümeye başlar. Çünkü onun Comodo Ejderi kadar kalın bir derisi yoktur. İçeriye girerler ve güzel bir ateş yakılır. Comodo Ejderi yediklerini sindirebilmek için köşeye kıvrılır, kendisinden bir süre ses çıkmaz. Ne zaman ki duman altı olurlar ve Şuursuz Manda boğulacaklarını anlar, işte o zaman hemen yukarıdaki odalara doğru yön değiştirirler. Comodo Ejderi'nin teşekkür niyetiyle yaptığı son bir jest sonrası sabah 5.00'e kadar uyurlar.
Ve nihayet sabah olur. Şuursuz Manda'yı yatağında bırakarak evin damına çıkan Ejder, uyandığında O da görsün diye bir sabah fotoğrafı çeker. Biraz dolanır ve sonra tekrar yatağa döner. En fazla 7.00'ye kadar uyuyor gibi yaptıktan sonra, asla bir manda kadar uyuyamayacağını anlayarak balkona çıkar ve bir mektup yazar. Ormanda postane yoktur ama zihninin telgraf tellerine şifreler cümleleri. Mektup işi bitince, gidip Şuursuz Manda'yı uyandırır. Zar zor kalkan Manda'ya geceden kalan artıklarla kahvaltı hazırlar.
Comodo Ejderi geçmişten kalan tüm kuru çiçekleri süpürür kahvaltı masasından. Bu önemli anın fotoğraflarını da Şuursuz Manda çeker. Ormanın en güzel yerinde yaparlar kahvaltılarını. Şuurlu ailenin ortancaları henüz açmamıştır bu güzel masanın etrafında, ama yine de pek hoştur ormanın serini.
Kahvaltıdan sonra yine üzerine bir ağırlık çöken Ejder, salondaki koltuğa kıvrılır. O tam uyumak üzereyken cesareti cehaletinden gelen Şuursuz Manda ona bir sürpriz hazırlamıştır: Hamak! İçeride derin bir uykuda yalnız bırakılınca daha tehlikeli olabilir diye düşünerek, Comodo Ejderi'ni gözünün önünde tutmaya niyetlidir. Buna hiiiç itirazı olmayan Ejder, kendisine gösterilen hamağa yayılır. Karnı tok, ruhu tok(?)*** derin bir uykuya dalar.
Uykusunda bir postaneye gider ve içinde Şuursuz Manda'nın çektiği fotoğraflar da olan kartlar yollar arkadaşlarına. Neden sonra uyanır. Yerde yatan Manda'ya bakar ve yattıkları yerden kalkıp ormanda dolaşmaya zorlar onu.
Aslında pek bir oyuncu olan Şuursuz Manda, azıcık korkaktır. Bunu anlamakta zorlanan Comodo Ejderi onu ormanda oynanabilecek en eğlenceli oyunlardan birine davet eder. Önce çekimser kalan Manda sonunda teslim olur. Ve komşu ormanlardaki canlılardan gizlenerek kendilerine bir oyun alanı yaratırlar. Oynadıkları oyunun adı sırdır, ana kuralı sessizlik. Hayatı gürültüyle geçen bir mandanın oyuna uyumu kolay olmamıştır, ama ilk deneme için fena sayılmaz diye düşünür Comodo Ejderi.
İçinden de onu yemediği için sevinir! Aslında saatlerce sürebilecek bir eğlenceden, trene yetişmek endişesiyle vazgeçmek zorunda kalan bu tuhaf canlılar yavaş yavaş çantalarını toplar ve yola çıkarlar.
Yol boyunca meyva ağaçlarından beslenerek ve güneşte telef olarak istasyona ulaşırlar. Comodo Ejderi yine acıkmıştır. Şuursuz Manda ona et ısmarlar. Karnı doyan Comodo Ejderi, Şuursuz Manda'yı bir miktar rahat bırakır ve trenle şehre dönerler.
Yeniden insanların arasına karışırlar ve biraz dinlendikten sonra Şuurlu Aile'nin Kraliçesi'ne teşekkür etmek için ellerine bir çikolatalı kek alarak yollara düşerler. Kraliçe'yi, sarayında ziyaret ettikten sonra Şuursuz Manda, Comodo Ejderini kovuğuna bırakır. Ve bu tuhaf canlılar bir sonraki serüven**** için vedalaşırlar.
*Bir zamanlar iyi arkadaş idiler, artık görüşmüyorlar.
** Aynı zamanda azıcık salaktır, bunu zaman gösterir!!
*** O zaman tokluk sandığı şeyin gaz olduğunu da sonra anlar:))
**** Oysa bir sonraki serüven Polonezköy Kabusu adını taşımaktadır ve Comodo Ejderi değil yazmak, anımsamak bile istemez!