21 Eylül 2016 Çarşamba

AKIŞ....

 
Yazamıyorsam sebebi çok basit; yine başımı derde soktum! Hayatımda elimle, kalbimle seçtiğim tatlı bir iş, daha da dürüst davranmak gerekirse işler var. Zorlanıyor muyum? Evet!
 
Bir çok kez denediğim ve sonra "benim mayamda yok" diyerek havlu attığım en büyük ve tek gerçek olanı tekrar deniyorum; akışa teslim olmaya gayret ediyorum. Tutunmamaya, kinlenmemeye, arzulamamaya, gerçeğin kokusuna doğru yürümeye niyet ediyorum....
Kolay mı dersen, ı ıh... Alışmamış ruhta, ruhun zannettiğin "şey" de, yeni yollar oluşturmak kolay değil. Ezber bozmak, hani şu çabasız çaba pek çok zorluğun göbek adı!
 
İyi insan olmak, temiz kalmak vallahi çok zor. Olsun, niyet ettim, niyet eyledim Allah rızası için temiz kalmaya!
 
Rüyalarım öyle değişti ki...
Mesela dün gece samanyolunun altındaydım... On beş yaşımdayken pek çok sevdiğim bir adamla sımsıkı sarılarak öylece durduk. Kavuşmuyorduk, kavuştuğumuz zamanlarla vedalaşıyorduk.
 
Alpay... Kim bilir neredesin?
 
Sonra Amerika'daydım, belki bir astral seyahat yaptım! Gerçi ilk astral seyahatim Patanjali'nin yanı olsun istemiştim ama  ne yapalım, kısmet başka bir yer imiş...
Rüyamda ya da astral seyahatimde otel mi yoksa manastır mı olduğunu anlamadığım bir yerde hediyelik eşyalar satılıyordu. Turuncu bir yengeç vardı, bacakları oynayan. Sanki boncuklardan yapılmış gibiydi ve tüm gövdesi papatyalarla kaplıydı...
bana umut var mesajı verdi sanki yengeçcik.
 
Ve en harika haber yeni evimde yoga yapmaya başladım. Aylar sonra, kaskatı olmuş bedenimi açmaya çalışıyorum. Hani sen hocaydın, ne bu kasılma falan derseniz, boynumu büker "haklısın " derim. Ancak zihin katılaşınca bedenin yumuşak kalması ne mümkün... Suçlama dili, kin ve öfke varken nasıl huzur bulsun kaslar?
 
 
Velhasıl salonumun tadını çıkartıyorum. Hem de nasıl! Üstelik ben salona dönünce yazlık mekanıma bir arkadaş dadandı. En son balkonu yıkadığımda serdiğim havlu, sanki zatının malıymış gibi bir kaç gündür benimle takılıyor.
 
Eh geldi ise vereceğiz rızkını:) Tanrım beni neyle sınar bilinmez???
 
 
Yani senin anlayacağın her şey tastamam aynı ve bir o kadar da farklı. Olanı olduğu gibi kabul etmeye çalışıyor, Londra ve Çanakkale hayalleri kurarak sınavlara girip, ödevleri yaparak tutuk tutuk akıyorum:))
 
Keçi Kız'ın dediği gibi "iyilik hali anlardan ibaret"
 
Yaşasın hayat!
 

Hiç yorum yok: