29 Mayıs 2022 Pazar

FELEKLER

 

Günaydın,

Siz de hissediyor musunuz, yoksa ben ufaktan aklımımı kaçırıyorum bilinmez. Fakat pek çok ruh hızla aramızdan ayrılıyor. Pandeminin başaramadığını, o upuzun ve umutsuz iki senenin becerdiği hallediyor sanki..

Hastası değilim Dünya'nın. Buradan başka alemler olduğunu, ki kitaplar yetmiş iki alem der, felekler arası nice seyahat yapacağımı, hatta yapmış bile olabileceğimi biliyorum. Nasıl biliyorum, bilmemi, derinden hissetmemi mümkün kılanın izniyle. Ne oldu bu yazdıklarım bilimsel çalışmalara kıymet veren Elvan'a yakışmadı mı? Yoo bence ben tam da buraya, aklın ve kalbin ortasına çok yakışıyorum.

Mahallemizdeki kilisenin çanları çalıyor. Çok şükür henüz ona el değmedi. Cemaat, ben diyeyim on, siz diyin yirmi kişi. Yine de Vatikan'dan papaz atanmış çok şükür. Son sesler bunlar İstanbul'a yakışan. Bizden sonrakiler bilmeyecek ezan okunurken kilisenin, çan çalarken camiinin sessizleştiğini. Sözsüz akitler devri bitecek.

Uzaklarda genç bir kadın kalp krizinden öldü bu sabah. Onun haberiyle içiyorum kahvemi. Orada bir yerlerde yarım kalmış hayatlar yavaş yavaş soğurken, hiçbir gözyaşı biteni başlatamayacak... 

O yüzden bana bir güzellik yapar mısın bugün? Çok güzel bir müzik aç kendine, bi de içecek bişi al, otur sadece müziği dinle ve içeceğini yudumla. Beş dakika ya, beş dakika ederim yok mu sende sevgili okur?

İyi Pazarlar hepimize.






2 yorum:

Adsız dedi ki...

Kek yaptım özenle, olmadı. "Senin için ağlayamayan hiçbir şey için asla ağlama" Ünlü yönetmen De Sica kaldığı otelde tüm mücevharatını çaldırdıktan sonra söylemiş bu sözü. Şimdilerde içinden çıkılmaz durumlar için deyim olarak kullanılıyormuş Ne diyordum Kekim olmadı sevgili Elvan olduğu kadar yedim yazık onca malzemeye diye üzülmem gerekirdi umrum olmadı. Çok güzel çay demlerim keşke ikram edebilseydim. Hasan Yükselir ayrılık çalıyor kaç gündür dilimde bu şahane yorum. Yağmur da başlamak üzere yazılarının zaten her bir cümlesi kalbimde. .

Fortunata dedi ki...

Müthiş güzel bir söz! Ne güzel demiş.... Şarkı da nefismiş... çayını içerim birgün inan:)