Firtinanin ortasinda bi yerimde pireler ucarak gelebildiysem bu diyarlara pratik zekam sayesindedir. Cunku ucer kisilikten iki sira dizilmis koltuklardan bana gösterilene otursaydim ve iki saat oyle ucsaydim asla uyuyamaz ve firtinanin stresi ile basa cikamazdim.
Pegasus feci dar bir ucakla ucurdu beni, bu yuzden Trabzon seyahatinde verdigim ismi tescilledim artik: ucan minibus!
Neyse, Germen topraklarindaki ikinci sabahimda kaderin cilvesini dusunuyorum, aslinda son onbes yildir burada yasiyor olabilirdim... Acaba nasil bir ben olurdum o zaman... Kimbilir..
Super Prenses bana harika bir yatak, kutular dolusu kurabiye, nefis kahveler ve en guzeli cok huzurlu bir ortam verdi. Buna o kadar muhtactim ki, ilk gece vucudum inancsizliktan uyuyamadi! Sessizlik beni saskina cevirdi ve afallayinca paralize oldum!
Ama dun gece normal bir uyku uyudum, cunku gunu guzel gecirmek tum endiselerimi supurdu. Cam agaci alisverisi, dini butun bir Alman ailenin evinde yenen yemek ve ardindan sehrin göbegindeki noel öncesi kalabaligina karismak iyi geldi.
Taciz edilmeden yasamak nasil da özledigim bir sey! Taciden kastim, trafiksiz, deprem korkusu olmaksizin, bir yere kosturmadan, yuksek sese maruz kalmadan yasamak...
Burada kapilarin yani daire kapilarinin cogu cam! Hirsizlik gibi bir dertleri yok anlasilan! Mimari nefis.. Sokaklar, binalar ve insanlarin genel tavri hosuma gitti dogrusu. Ormanlara da bayildim. Belki Kara Orman'i görmeye gidecegiz. Ne kadar heyecanli degil mi? En cok ortacag pazarini merak ediyorum. Bakalim neler var?
Simdilik haberler bu kadar. Stuttgart`dan sevgiler...
not. noktalamalar icin uzgunum, klavyeye yabanciyim!