18 Ekim 2012 Perşembe

VALLAHİ İLGİNÇ BİR DURUM

Sevdiğim bir kız arkadaşım anlatırken hayretle dinledim, zira durum pek bir tanıdık geldi. Bakalım size de gelecek mi?
Eşinin kronik mutsuzluğu varmış. Ve kendi dünyasında iyi olduğunu söyleyerek, arkadaşıma da kendisini meşgul edecek birşey bulmasını öneriyormuş. Bir teklifi de yokmuş bu konuda. Ne yapabilirmiş ki? Elinden gelen buymuş. Eğer arkadaşım  bu kadarıyla mutlu değilse, bu onun sorunuymuş!
 
İnatçı ve bencil insanlarla bugüne kadar pek karşılaşmadım. İnatttan da korkmadım hiç. Çünkü ben inatlaşmazsam karşımdaki kime karşı inat edecek? Ama inadın, aynı zamanda sabit fikir ve kabalıkla kardeş olduğunu hiç düşünmemmiştim. Tabii aşırı nezaketin bir öfke sorunu* olabileceği de hiç aklıma gelmemişti.
 
Bütün bunları düşünmeme sebep olanlara sanırım bir teşekkür yollamalıyım buradan. Bütün bunları gören gözlerim için de tanrıya şükretmeliyim. Neyse ki hala kalbimi ve aklımı kullanabiliyorum. Allah kullanamayanlara da nasib etsin diyelim:)

 
 
*kişinin kendi başarısızlıklarına ve kayıplarına öfkesi.

4 yorum:

cem dedi ki...

çok tanıdık bi ruh hali; kronik mutsuzluk.

guguk kuşu dedi ki...

bence bizim insanımızın sosyal ve duygusal gelişimi çook zayıf. ve kimseyi kırmak istemem ama bu erkeklerde daha da fena durumda. çünkü birkere erkek çocukları evlerinde sorumluluktan uzak, ayrıcalıklı yetiştiriliyor ve olay burda başlıyor. duygusal gelişimini tamamlamamış bu erkekler daha sonra tam aksine kendilerini kaf dağının hükümdarı olarak görüyor (zaten gelişimsizliklerini maskeleme biçimi bu) böylesine farkındalıktan uzak ve gelişmemiş bir insanın bir başka insanla iletişime girmesi ve hattta daha ötesine geçip birliktelik kurması bence kontreendike. yazık....bence arkadaşın ayaklarını yere sıkı basıp kendini toparlayabilir ancaaak diğer eksik kişiliğin işi zor:)

Fortunata dedi ki...

Vallahi, ne desem ki... Allah kurtarsın Cem Bey kardeşim

Fortunata dedi ki...

Al bende de o kadar Guguk kuşu, Tanrı bizi bu erkeklerden korusun! Amin:)