Haftaya benim kızlara, kadın arkadaşlarıma Tanrıça İsis anlatacağım. İsis, Meryem, Demeter, İştar ve hatta adı hızla yeryüzünden silinmiş ne kadar tanrıça varsa hepsinden ve aslında bir ve tek olan parçamızdan bahsedeceğim. Her birine tek tek ve sonunda bir tek selam göndereceğiz. Annelerimizden, teyzelerimizden, büyük ninelerimizden, kızlarımızdan, arkadaşlarımızdan esirgeneni, unutturulanı konuşacağız. İçimizde saklı olduğunu bilmediğimiz, ama sezdiğimizde ve her coştuğunda kafası taşla ezilen parçamızdan nasıl hunharca kopartıldığımızdan bahsedeceğim.
Konuşmamı Ave Maria dinleterek açmayı düşündüm. İnese Galante söylesin. O billur sesiyle yeryüzünden cennete yakarsın, biz gözyaşı dökelim.
Ben ne zaman acısına dayanamayıp kalbimi söküp çıkartsam, ortaya koysam ve ne zaman gözyaşlarımla odacıklarını, kapakçıklarını bir bir yıkasam, Meryem hemen gelir. Meryem Ana Hızır gibi, İdris gibi çağlarla, mekanla sınırlanamayacak çok güçlü bir enerjidir, insanı sevgi ve ışığın gücüne inandırır. Meryem Ana, kadına tanrıçalığını hatırlatır, iade-i itibardır Meryem'le temas.
Tüm gelmiş geçmiş tanrıçaları eteğinin ucuna toplar Meryem, onun her çocuğuna yeter sevgisi. Güney Amerika'da siyah tenliyken, Avrupa'da akça pakça bir genç kadındır. Bizim topraklarımızda sanki rakibiymiş gibi sunulan Hazreti Fatma'yla da bana sorsanız can ciğer kuzu sarmasıdır.
Adı değişir, ten rengi, kıyafetleri değişir ama aslında kadının gücü, ışığı, merhameti ve şefkati dışında herşey karanlık ve yalandır Dünya'da.
O yüzden bu gece eğer denk gelmişseniz ve bu yazıyı okuduysanız lütfen Ave Maria'daki yakarışın güzelliğini kalbinizle, onun kulaklarına güvenerek dinleyin. Ve korkmayın, bin hayatta da kafamızı kırsalar yine de buradayız, yine buralarda olacağız:)
1 yorum:
“Adı değişir, ten rengi, kıyafetleri değişir ama aslında kadının gücü, ışığı, merhameti ve şefkati dışında herşey karanlık ve yalandır Dünya'da.”
🩵🌷
Yorum Gönder