5 Temmuz 2022 Salı

SİRİUS





Bugün dilek dilemek ve hayatımızda olmasını arzu ettiğimiz şeyleri hayal ederek meditasyona oturmak için uygun bir zaman. Son üç gündür öyle. Ve bazı insanların hayatında sahiden güzel gelişmeler oluyor. Mesela tam şu an fincanıma bir kelebek konması gibi:)

Her istediğimi yapabilecek güçte olduğumu biliyorum, sadece son zamanlarda Kırmızı Başlıklı Kız masalındaki kurt gibi hissediyorum; birisi ben uyurken karnımı açmış ve içimi taşla doldurmuş! Bedenim ağır, hantal, dev bir kütle sanki kımıldayamayan...

Geçeceğini de biliyorum. Hangi his geçmedi ki..

Sirius yıldızının taşlarından birinin Sitrin olduğunu öğrenince hiç şaşırmadım. Ne varsa antik çağlarda var. Söylenecek tüm güzel sözler söylenmiş, giyilecek en güzel elbiseler giyilmiş ve yenilecek tüm güzel yemekler yenmiş. Seks desen alasını yaşamışlar. Edebiyat, müzik... Artık ne gelirse aklına.

Düşünsenize dünyanın en güzel kumaşı ipek değil mi? En kıymetli yiyecekler zeytin ve buğday. Düşünün, hadi biraz kendi hayalime götüreyim sizi bugün:))

Yattığım odanın penceresi doğuya bakıyor. Yaşadığım ev doğu batı aksına yerleştirilmiş. Küçük bir şapel planında. Yatağım nişin içinde, pamuktan bir yer yatağı. İki basamakla iniyorum zemine. Evin hiç kapısı yok. Sadece tuvalet ve küvetin olduğu yerde bir paravan var, o kadar.

Mutfağa yürüyorum, zemin tahta rabıta. Pencereyi açıyorum. Mis gibi kokuyor çayır çimen. Üzerimde ipekten bir gecelik var, içim titiriyor. Gidip şalımı alıyorum. Saat altı henüz güneş doğmamış. Bir kahve yapıyorum kendime, verandadan buğday başaklarını seyrediyorum. Yemyeşil bir deniz...

Şehre ineceğim bugün. Almam gereken şeyler var. Ayağımda Burhan'ın Gaziantep'den getirdiği terlikler. Bu ev tam Victor'un ilk restaurantı gibi. Mutfak açık. Sıvıları küplere koymuşum: zeytinyağ, su ve şarap. Şarabı da kendimiz yapıyoruz. Sadece peyniri köyden alıyorum. Bahçedeki beş zeytin ve üç badem zaten fazlasıyla yetiyor. Birkaç meyve ağacımız da var. En çok şeftaliyi seviyorum.

Erguvan diktim arka bahçeye, bakalım büyüyecek mi?

Kış bahçem var. Bütün kitaplarımı oraya koydum. Theo en çok o odayı seviyor. Küçük bir kuzine yerleştirdik. Yazın tepedeki camları açabiliyoruz. Azıcık toz oluyor ama dert değil. Küçük bir gölet yaptık az öteye, nilüferler bile açtı içinde. Bana huzur veriyor. Bazen arkadaki ormana gidip mantar topluyorum. Buraların mantarı çok lezzetli. zarife anneannem gibi közlüyoruz mantarı, bi de patates yanına. En sevdiğimiz akşam yemeği.

Sonunda istediğim sadelikle ve zenginlikte bir hayatım oldu. Mevsimleri seyrediyorum, mevsimleri hissediyorum, mevsimlerle akıyorum. Bunu öğrenebildiğim için huzurluyum.

Koku, kokuyu unuttum. Baharat kokuyor evim, çiçek ve baharat.

Her şey Sirius sayesinde oldu desem? Uzakta parlak bir yıldız....

Güzel bir gün dilerim, hayal et, dua et sevgili okur.

Hiç yorum yok: