Pet şişe. Küçüklerden. Dibinde yarım yudumluk su. Kapağı kapalı. Öylece yüzeyde salınıyor. Ritimsiz. Batmıyor, kıyıya vurmuyor.
Yağmur, güneş, rüzgar ve her ne ise dışarıdaki, hepsinden bağımsız. Gittiği yer belirsiz.
Olmayan gözlerini kapatıyor. Bir nehir gülü çarptığı. Mavi, plastik. Yandan çarklı. Gözlerini açıyor. Anlıyor; iç sularından bir çarpışma bu. Devam ediyor.
Olmayan gözlerini, gerçek olmayana kapatıp, hakikate açamıyor. İçi boş, mesajı yok. Yarım yudum suyu kim ne yapsın?
Kağıttan gemiler, istavrit tutan sandalcılar, tramola atan yelkenciler... Onlar da kör. Herkes pet şişe?
Dünya kendi iç sularında mesajsız dolanan pet şişelerle dolu diye düşünüyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder