18 Temmuz 2022 Pazartesi

HANGİSİNİ TERCİH EDERİZ?


Mavi hap mı, kırmızı mı? Kurtarıcı mı, içimizdeki kurtarıcıyı aktive edecek gayret mi?

Ben kurtarıcı istemiyorum kendi adıma. Kurtarıcı istemediğim gibi kimsenin kahramanı olmak da artık işime gelmiyor. Çünkü beslemiyor; ne beni, ne de kurtardığımı zannederek hayata dair sakatladığım, geç kalmasına neden olduğum garibi.

Prusya Kralı'nın kalp krizi geçirmesi ailecek olmasa da, ışıl ışıl parlamasak da aydınlanmamızda epeyce hatırı sayılır bir rol oynadı. Hayatın matematiğinin bizim hesap kitap defterlerimizi pek sallamadığını anladık. Gerçi anlamak insanın uyku arasında irkilmesinden gayrı bişi değil. Nerdeeee gözlerini açıp gerçeğe dosdoğru bakabilmek? Kim kaybetti de biz bulacağız aydınlanmayı?

Bilinmeyenin kollarında, ne yöne yüzeceğini bilmeden öylece durmak maharet midir derseniz bence değil. Hiçbir şey bilmesek de bir bütüne, bizden büyük bir plana dahil olduğumuzu hissetmek mühim. Adı ne onun falan deme sabah sabah, sen ne dersen o! Şimdilerde kuantum.

Bi sürü işim var yine bu hafta ve hangilerine yeter gücüm vallahi bilmiyorum. Bildiğim şu ki, bir yerden hız kazanmalıyım, hem de hemen, şimdi, bu sabah!


Hiç yorum yok: