10 Nisan 2022 Pazar

KUZEY RUZGARİ



Günaydın,

Kuzey rüzgarının kulağımda ıslık çaldığı, arkadaki çam ormanından gelen seslerle gülümsediğim mis gibi ama sahiden mis gibi bir Nisan sabahından sevgiler.

Telefonun pek çekmediği, internetin kafasına göre takıldığı uzak bir coğrafyadan yazıyorum size. Umarım yazdiklarim elinize ulaşır. Çünkü umudunu tazelemiş Elvan'la tanışmanızı çok isterim. 

Son iki gündür içimde kuşlar şakıyor. Uçsuz bucaksız yeşili seyredip, dalgalı deniz gibi kükreyen, kapı eşiklerinde ıslık çalıp, meyve çiçeklerini etrafa saçan rüzgarı dinliyorum. Kendine  has bir büyüsü, bizi fersah fersah aşan delice bir kudreti var doğanın. Hepimiz evin içine saklanmış onu dinliyoruz. 

Kapının ardındaki haylaz çocuk gibi rüzgar.

Uzun zamandır ne gündoğumu, ne de günbatımı izlememiştim. İki gündür saatlerle itişip kakışmadan günesle  akıyorum. Acıkırsam yiyorum, yorulursam uzanıyorum. Yazıyorum, okuyorum. İçiyorum! Ama onca içmeye sabah inanılmaz zinde uyanıyorum. Çünkü umutluyum. İçimde kuşlar kanatlanıyor, içimde kafesler kırılıyor. 

Sessizlikten sıkılmak, rüzgara ve yeşile tıka basa doymak istiyorum. Tüm arzum bu ama ne mümkün!

Size nerede olduğumu söyleyemem. Burası insansız kalsın istiyorum. İnsansız, elektriksiz, rüzgarlı ve yemyeşil... 

Gece olunca yildızların sonsuzluk fonu gibi çayıra indiğini söylemiş miydim?

Hiç yorum yok: