TUNA... Beni zorluklarımla, zıtlıklarımla, korkup öfkemde kavruluşlarımla seyreden ve tüm bunlar olurken en şefkatli yerden notlar bırakanım...
Geçtiğimiz yıla dair teşekkürümdü Tuna'nın varlığı. Tıpkı Selma, Elif, Ebru, Özgül, Ela, Derya için şükrettiğim gibi şükrettim, şükrettim ve iyi ki dedim, iyi ki var dostluk denilen şey.
Beni bilirsiniz ölümle terk edilişi sindiremeyen hastalıklı tarafım zaman zaman hortlar. Fakat geçtiğimiz yıl uluyarak ağlarken ölülerime değil, dirilerime sığındım. Evet Victor'u özlüyorum, benden, bizden çalınan yaşlılığa gücenikliğim değişmedi ama öte yandan hala elimi uzatsam tutabileceğim birilerine sahibim. Sanırım bu büyük bir teşekkürü hakediyor. Benim inancımda teşekkür göklere, günleri getiren han kimse ona.
Işığa ve güneşe eğilirken bu sabah, şansıma da selam göndermek istedim. Tuna'dan gelen şarkıyı dinliyorum zaman zaman; Lady Lady Lady.. Yaşadığımız yıllar, o yılların içinden bize uzanan hatıralar... Bazen uzun bir ömür diye geçiyor aklımdan. Upuzun ve dolu, hatta tıka basa dolu yıllar. Şanslı ve şansın hala yanı başımızda olduğu eşsiz zamanlar.
Çok sağlıklı, bol dostlu, güzel sofralarda buluşulan, içinde güneş ve deniz olan yıla hoşgeldik. Sahip olduğum herşeye minnet ve sevgimi sunarken, en çok dostluklarım için müteşekkirim.
2 yorum:
Yaa Elvan, çok duygulandım... 🙏💙🌷 ağlarım da ben şimdi 🥲🥲🥲
Seviçten de ağlanır ki, bana oluyor bazen:) Canımsın.
Yorum Gönder