Ruh halim AN İTİBARİYLE BUDUR; sabırsız ve tahammülsüzüm!
Cahillik ve vicdansızlık karşısında elimi, kolumu, sözümü nereye koyacağımı bilmez haldeyim. Aylardır hayal ettiğim tatilin burnumdan gelmesine mi yanayım, yoksa sevdiklerimin yanında olamayışıma mı ona da karar veremedim.
Ülkemde olup bitenleri uzaktan izlemek hem farklı bir bakış kazandırıyor, hem de bu hale gelişimizin tüm gezegene bildiriliyor olması insanın gücüne gidiyor.
Ama izliyorum da Yunanistan, Almanya, Amerika, Kore... sabahtan beri televizyonun verdiği felaket haberlerinin ardı arkası kesilmedi. Nasıl bir sürece girdik ve bu birbirinden farklı noktalardaki hareketler hangi taşları yerinden oynatacak gerçekten merak ediyorum. Fırat ve Dicle kanla mı dolacak? Kafasında 666 yazan biri mi gelecek? Karanlık kral kim?
Tarih, mit ve taraflı haberciliğin ortasında, annesini kaybetmiş çocuklar gibiyiz. Pek çoğumuz ilk defa bir sivil dayanışmanın ortağıyız. Bu bir savaş. Okulda, Beyazıd Meydanı'nda harçlar için zıplamaya benzemiyor. İnsanlar yaralanıyor ve silahsız bir gruba karşı silahlı bir grup kimyasallar kullanarak zarar veriyor. O halde bu savaş değil de nedir?
Amma korktunuz be kardeşim ağaçlardan. Ama korkmalısınız, zira doğa öcünü alır. Doğa, insanoğlu gibi balık hafızalı da değildir. "Hah unuttu" dediğinde canına okur!
Peki merakımı mazur görün de inanç ve sevgi bu hikayenin neresinde? Sağında, solunda yok! Ortasında da yok! E o zaman bu hikaye mutlu sonla bitecek demektir. Artık hepimiz zenginin nasıl zengin olduğunu, yalısında, yatında nasıl saklandığını anladık di mi? Sokaklardakiler iyi eğitimli, vicdanlı, bilim, sanat ve ticarette olduğu kadar insan olmakta da kararlı çoğunluk. Evlerinde tutulamayan, anne baba sözü dinlemediği gibi anasıyla babasıyla sokaklara dökülen bir kalabalık! Yüzde kaç olduklarının da önemi yok bence, inançları yüzde yüz! Bu da yeter ve artar. Hatta ülke tarihine kapak olur.
Türkler küllerinden doğdu. Bizleri üfleyip yok edebileceğini sanan yerli ve yabancı akbabalar gördüler ki bu o kadar kolay olmayacak. Türk insanı kolay lokma olmadığını, afiyetle yutulamayacağını gayet güzel anlattı.
Boğazına takılırız adamım:)
Mitingde beni şaşırt ne olur. Mesela yeşil giy de gel. Bıyığını kes de gel. Barış ve sevgiden bahset. Birleştirici ol. Ne biliiim fidan falan dağıt. Demirhindi şerbeti dağıt. Gül lokumu yiyeli ve gülelim!
Yapmazsın biliyorum, yapamazsın. Ölürsün daha iyi di mi? En çok neye seviniyorum biliyor musun, yıllardır bizi yavaş yavaş bölen tüm güçlerin ince ince işlediği herşeyi tuzla buz ettin, on günde yürek yüreğe getirdin, el ele tutuşturdun hepimizi. Allah senden razı olsun Taytay'ım!* Rabbim tuttuğunu altın etsin, hırsına yenil ve kendine dokun bugün!
*İsim hakkı Prusya Kralı'na ait olup, yaratıcı zekasıyla gurur duyduğumu belirtmek isterim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder