Sen bilirsin - ve bildin tabii - Amy ama ben olsam böyle ölmezdim. Tatlı tatlı ölürdüm; tıpkı "serseri mayın" gibi. Sahi acaba sen o filmi seyretmiş olabilir misin? Seyrettiysen şu senin "karanlık" şarkına ne kadar yakıştığını görmüşsündür. Prusya Kralı, Lale'de bi işkembe içsen şu an hayatta olabileceğini, Muse ise Elton'dan uzun yaşayamayışını mırıldanıyor...
Boşver be Amy, dünya pek şahane bir yer değil. Sevgilisi tarafından okkalı bir kazık yiyen ya da çok fazla yara bere içinde kalmış bir kalbi taşıyamayan yalnızca sen değildin ki. Bak bazılarımız kıta değiştiriyor kaderinden kaçmak, onu yeniden yazmak için... Bazımız ise sadece mızmızlanıyor, utanıp, bıkıp gitmesi için. Diyorum ya, ben olsam öyle "lak" diye öldürmezdim kendimi. Tarzım değil, yaşarken hızlı, ölürken yavaş olmak bana daha uygun:) Neyse, zaten bu tartışacağımız bir konu değil, zira istesek bile olmaz; sen öldün! Öldün sahi di mi?
Peki Amy, sen öldün de, kalanlar ne b.k yiyecek bi söylesen... Hani bu gece geliversen de anlatsan, küller küllere kavuştuğunda ruhun huzura erdi mi? Ruhun filmlerdeki gibi gökyüzüne yükselirken, "vay be ne güzel oldu bu iş " dedin mi, ha?
İnanmam Amy, o kadar kolay olamaz. Ama yaptın bi kere, dönüşü yok. Neyse, bu şarkı da benden sana olsun, kardeşimiz sayılırsın:
2 yorum:
ben o kita degistirenlerden oldugumdan ses vereyim istedim
ne guzel demissin
:) Hepimiz için hayırlısı ne diyelim!
Yorum Gönder